Neden Telefonda Oy Veremiyoruz?
Elektronik seleksiyon denilince aklınıza ilk ne geliyor? Bir telefondan mı yoksa özel bir cihazdan tercihimizi belirtmek ve yolumuza devam etmek için mi? senin seçimlerin bu sadece oylama süreciDüşündüğümüzde bu tür yanılgıların kurbanı olabiliyoruz.
Seçimler hangi şekilde yapılırsa yapılsın, seçmenin iradesini açıkça yansıtacak şekilde yüksek güvenlik önlemleri alınarak yapılır. Kullanacağınız oy elektronik ortamda iletilirse seçimlerle ilgili her şey -özellikle güvenlik önlemleri- Elektronik olması gerekiyor. Fiziksel bir seçim ortamında güvenlik ihlallerini anlamak oldukça mümkünken, elektronik ortamda ihlalleri gözlemlemek çok az kişinin sahip olduğu bir beceri veya beceridir.
Elektronik seçim yapmanın aslında iki yolu vardır. Bunlardan ilki elektronik ama internet seçimi yok:
E-Tercih (E-Oylama): Bunlardan ilki, seçimi düzenleyen kurumun belirleyeceği noktalara oy kullanma kabinleri yerine kiosk adı verilen para çekme makinesi gibi cihazların yerleştirilmesidir. O cihazla sadece bir kez bağlantı kuruyorsunuz ve işlem bitiyor. Sandık yok, internet yok . Bu cihazlarda girilen oylar, düzenleyici kurum için özel bir VPN ağı üzerinden toplanabilir ve sayılabilir.
VPN dediysek bu ağın sadece kuruma özel olduğunu ve genel anlamda bugün kullandığımız “internet” ilişkisi ile erişilebilen ağ olmadığını belirtmemiz gerekiyor. Yani bu formülde, bu bir nevi yasal “derin web” tekniği kullanılıyor. Çok sadık. Standart seçimler olarak A noktasından B noktasına gitmek zorundasınız. Ama kağıt yok, pusula yok, zarf yok, çuval yok…
Başka bir sistem, oturduğunuz yerden çevrimiçi oy vermeyi mümkün kılar:
I-Seçim (I-Oylama): Bu muhtemelen aklınıza gelebilecek ilk elektronik seçim prosedürüdür. Akıllı telefonunuzdaki bir uygulamadan veya tarayıcı üzerinden girdiğiniz web sayfası ile -sadece bir kez- seçiminizi yapabilirsiniz. Nerede olduğun ya da nerede yaşadığın önemli değil. Giriş ekranında vatandaş olduğunuzu kanıtlayın yeter.
Aslında her iki elektronik seçim yöntemi için gerekli tüm teknolojik altyapıya sahibiz:
Kiosk teknolojileri zaten çok yeni değil, yıllardır geldikleri nokta banka şubelerine girmeden tüm işlemleri ATM’lerden çözmemizi sağlıyor. Milyonlarca TL parası olan herkes tek kartla, şimdi bile QR kodla ATM’ye gidip kartsız tüm parasıyla borsadan hisse senedi alabiliyor. Aslında, ikinci tekniğe çok emsal bir biçimde, tüm bu süreç tek bir taşınabilir uygulamadanyapabilir.
Banka uygulamaları, parmak izi veya yüz tanıma gibi teknolojiler sayesinde hesaba kimin erişmeye çalıştığını anlayabilir. Kısaca ticari hizmet almamızı sağlayan tüm bu teknolojiler, Tüm maddi varlıklarımızı emanet edebilirken, oylarımızı emanet edemeyiz..
Oy kullanmak sadece bireysel değil aynı zamanda toplumsal bir sorumluluktur ve sonuçları bireylerden önce toplumları etkilemektedir:
Aslında kullandığımız ATM’ler ve bankacılık uygulamaları ile elektronik seçimlerin ortasındaki en temel sorun. ideolojik farklılık Bu. Bir kişi kartınıza veya telefonunuza ulaşırsa hesabınızdaki tüm parayı çekebilir ancak bu sizi etkiler. Bu yüzden hem kartınızı hem de telefonunuzu şifrelerle korur, bir yerde unutmak istemezsiniz. Olası bir krizin sonuçları için sorumluluğunuz kişiseldir.
Peki ya seçimler? En yakınımızın bile giremeyeceği bir kabinde oy kullanıyoruz. Mührü kime koyduğumuzu kimse bilmiyor. Seçim çok kişisel ve kapalı. Ancak bizim oyumuz da dahil olmak üzere sonuçlar tüm toplumu, yani kendi görüşümüzle etkiler. tüm toplumun kaderini belirleme gücüne sahibizbir an… Karar senin, banka hesaplarındaki paradan daha pahalı (yani en azından öyle olmalı).
İnternette her yerin hacklendiğinden ve sızdırıldığından endişeleniyorsanız, haklısınız. Peki ya blockchain teknolojisi?
Bankalar dahil her şey hacklenme potansiyeline sahiptir. Üstelik siber güvenlik açıkları, böylesine parçalanmış bir oylamada olduğu gibi, olası bir örtülü endişe kadar net bir şekilde ortaya çıkmıyor. Bu nedenle siber dünyada zarf yırtılmalarını tespit edecek şekilde eğitilmiş çok az insan var, hepsinin tek bir seçim için tam sistemi gözlemlemesi mümkün değil. Bunu başardık diyelim, bu sefer kimsenin iddia bile edemeyeceği bir açık, ruhumuz bile olmadanelektronik oyları değiştirebilir.
Bu tür telaşlara karşı bankaların da uyum sağladığı ancak varlığını kripto para birimlerine borçlu olduğumuz blockchain teknolojisi var. Temel mantığı, sistemdeki her cihazın diğer tüm cihazlardan yapılan hareketleri kaydetmesi ve onaylamasıdır. Yani merkezi bir cihaz yoktur, tüm cihazların bağlı olduğu ağ merkezin kendisidir. Kayıtlar asla silinemez veya değiştirilemez.
Dijitalleşen her şeyin bir zayıflığı vardır, blok zincirinin de öyle.
Aslına bakarsanız blockchain teknolojisinin de zaafları var. Bu teknolojiyi en etkin şekilde kullanan kripto para borsaları bile siber güvenlik saldırılarıyla başa çıkmak için önemli harcamalar yapıyor. Ancak bu maliyetler süreklidir ve borsa sistemleri için gelir getirici sistemler kurulur ve geliştirilir. Seçimler gibi sadece birkaç saat içinde sona erecek bir dijital hareketlilik için büyük bir kripto para borsası tarafından kurulan blockchain tabanlı güvenlik sisteminin maliyeti; evraklar, mühürler, faturalar, zarflar, çuvallar ve memurlara yapılan ödemelerhakkında çok daha fazlası.
Blockchain ile ilgili bir diğer nokta; Potansiyel tehlikeleri anında görebilen ve analiz edebilen teknik insan sayısının diğer siber güvenlik alanlarına göre çok daha az olması. Diyelim ki dünyadaki en sadık blockchain seçim portalını kurduk. Seçimler başlayana kadar fark edilemeyen bir boşluğu doldurmak için bu az sayıda insan, çok hızlı hareket etmekOna ihtiyacım var.
Ayrıca blockchain teknolojisinin yüksek hesaplama gücü kuantum bilgisayarlaraDirençli olup olmadığı büyük bir soru işaretidir.
Bütün bunlara rağmen dünyada elektronik seçim yok mu? Oldu ama… İşte… Olmamış gibi…
Seçmenlerin bir kioska giderek kapalı bir sistemde elektronik ortamda oy kullandığı birçok seçim var. Birleşik Arap Emirlikleri, HindistanO zaman liste oldukça uzayabilir, bazı ülkelerde eyaletler bazında da düzenlenen bu seçimlerin listesiyle sizleri yormayalım.
Ancak internet temasını kullanan en son seçki; 2021’de Birleşik Krallık ülkesi Galler ‘ lerin sonları Avustralya ile sınırlanan güney kesimde yapılmıştır. Yapıldı ama bazı seçmenler sisteme girişte sorun yaşadı. Yani güvenlik şüpheleri oluşmadan önce yaşanan teknik sorunlar nedeniyle seçim sonucunun etkilendiği kabul edildi.
Seçim bölgelerinden biri olan Kempsey’de elektronik oylar geçersiz sayıldı ve seçim fiziksel olarak tekrarlandı. Teknik zorluklar nedeniyle, şüpheli elektronik seçimde kazanan bu kez kaybetti. Bu kritik yanılgı nedeniyle, Galler’de 2023 için planlanan elektronik seçim planları da askıya alındı.
Sonuç olarak neden hala elektronik olarak seçim yapmıyoruz sorusunun cevabı: İnsan olmaktan geçiyor. Bu yüzden rahatlıyoruz ve bir zayıflık varsa çoğunluğun anlayabileceği ve kısa sürede çözebileceği fiziksel, klasik sistemle oyluyoruz.